27 Aralık 2011 Salı

Günün Enstanteneleri #12

Salı günleri oda arkadaşımla zoraki kahvaltımız için erken uyanırız. Amacımız sessizce odadan süzülmek.
Yine patırdı yapmadan odadan bir an önce çıkabilmek isteğiyle hazırlandık ki, o sesi duyan ilk ben oldum.
Geç kaldık ..
Elektrikli süpürge .. 
Ardından yavaş adımlar ..
Göz göze geldik, dışarıdaki adımlar sıklaşmaya başlayınca durduk. Ve o an..
Kapı kırılırmışçasına vururken bir yandan da anahtar deliğine saldıran, açamayacağını bile bile kapıyı yıkan o eller ..
O ciyak ciyak bağıran ses..
'Kızlaaaaarrrrrr, uyandınız mı ?! Temizliiiiiikkk, kızlaaaaaaarrr açııınnnnn ?!! Açın kapıyı haydii haydiii !! '
Kulaklığından duyulan son ses arabesk müzik ..
Derin bir nefes alıp kendimi öne attım. Kapıyı açtım ve 'Sakin' dedim. 'Yavaş .. Şimdi elindekini usulca yere bırak ve telaş yapma. İçeri girebileceksin. Sabret .. 5 dakika sonra tekrar gel. Oda senindir.'
Ve neden olduğunu anlamadığım cevap: 'Ben artık sizden korkmuyorum, eheheh. Hem bak şarkı da söylüyorum. - .... dayanmak çok zormuş böyle sevinceee, sana mutluluklar sözüm kardeşçeee ...'


Bu sözlerin üzerine nasıl boş baktım, kapıyı o şaşkınlıkla nasıl kapattım bilmiyorum.
Her şey de ayarladığımız gibiydi halbuki. 
Sabah kalkılacak, O'na görünmeden usulca bloktan çıkılacak ve güne huzurlu başlanacak.
Ama sonuç ..
Sabahın köründe bu ablaya ne içiriyorlar ?
Yüksek dozda çamaşır suyu kokusundan mı bu halde ?
Bunun bir sebebi, mutlaka bir açıklaması olmalı.


Sonrasında Bornova'dan çıkıp, Konak'ta denize karşı mis gibi kahvaltıyı yemek paha biçilemezdi evet.



Havasını içime çekmeye doyamadığım şehir.
Bunu yine farkettim.


O sinir harbini attık üzerimizden.
Bir de dersten sonra köye yürürken, sesini uzun zamandır duymadığım Eddie çıktı ortaya playlistten. 
Yol boyunca aldı götürdü Rise'la beni yine başka diyarlaraa ve şarkı bittiğinde farkettim ki köyün bahçesindeyim.
Yine de güzel, ama onu dinlemeye bu kadar ara vermemeliyim bir daha.
Burnumda tütmüş meğer.


*fotoğraf alıntıdır.

6 yorum:

  1. ne hikayeler barındırıyordur yurtlar....aslında keyifli..insan şimdi anlamıyor ama mezun olduktan sonra hep güzel yad ediyor o günleri..

    YanıtlaSil
  2. kesinlikle öyle olucak eminim ..

    YanıtlaSil
  3. sırf şu fotoğraf yüzünden yarın konağa gün batımını izlemeye ve simit-ayran keyfi yapmaya gidebilirim.

    blog başlığının on the road olması etkileyici onuda belirteyim..

    YanıtlaSil
  4. beni bir gün kesmedi, doyamadım ..
    teşekkür ederim :)

    YanıtlaSil
  5. İzmirim,memleketim özgürlükler şehri.

    YanıtlaSil
  6. aradığım sözcük buydu sanırım.
    özgürlükler şehri

    YanıtlaSil

"Kaybettiği her şeyi geri alma derdindeydi, kayıplarının sonu yoktu, hayat sonsuza kadar böyle devam edecekti."
Jack Kerouac